Mersin Tarımı İklim Değişikliği Tehdidi Altında | MERSİN X

Mersin Tarımı İklim Değişikliği Tehdidi Altında

Mersin Tarımı İklim Değişikliği Tehdidi Altında mersinx.com.tr

Mersin Ticaret Borsası (MTB) Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Özdemir, Mersin ekonomisinin lokomotifi olan tarım ve gıda sektörünün, son iki ayda yaşanan iklim değişikliği kaynaklı etkiler nedeniyle ciddi bir tehdit altında olduğunu belirtti. Özdemir, bu süreçte öne çıkan üç ana gelişmeye dikkat çekerek, iklime dayanıklı bir tarım ve gıda sistemi oluşturulması gerektiğini vurguladı.

 

İklim Değişikliğinin Etkileri Artıyor

Özdemir, Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün ‘Ocak 2025 Sıcaklık ve Yağış Değerlendirmesi’ raporuna atıfta bulunarak, Mersin’in de içinde bulunduğu Akdeniz Bölgesi’nde ocak ayı sıcaklıklarının uzun yıllar ortalamasının 2,8 derece üzerinde seyrettiğini belirtti. 2025 Ocak ayında ortalama sıcaklık 10,3 derece olarak ölçülürken, Mersin’de son 65 yılın en düşük ocak ayı yağışı kaydedildi.

Şubat ayında ise Mersin, ‘şiddetli kuraklık’ yaşadı. Kuraklık Analizi Raporu’na göre, ilde şubat ayı yağışları normaline göre yüzde 68, 2024 yılı şubat ayı yağışlarına göre ise yüzde 46 azaldı. Özdemir, bu durumun tarım sektörü üzerinde ciddi bir baskı oluşturduğunu ifade etti.

Ayrıca, 22-25 Şubat tarihlerinde Mersin’de ‘zirai don’ felaketi yaşandı. Özdemir, bu dönemde kışlık sebzelerin yetiştirildiği açık tarlalarda, seralarda ve meyve bahçelerinde önemli zararlar oluştuğunu belirtti.

 

Mersin İklim Kırılganlığı Haritasında Riskli Bölgede

ODTÜ tarafından hazırlanan ve TEPAV tarafından görselleştirilen Türkiye İklim Kırılganlığı Haritası’na göre Mersin, çok riskli kategoride yer alıyor. Özdemir, bu durumun Mersin’in tarım politikalarını yeniden gözden geçirmesini zorunlu kıldığını belirterek, orta ve uzun vadeli önlemlerin acilen hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

 

Öneriler ve Çözüm Önerileri

Özdemir, iklim değişikliğinin etkilerine karşı alınması gereken önlemleri şu şekilde sıraladı:

 

1. Ürün Deseninin Yeniden Belirlenmesi: Mevcut ürün deseni, iklim değişikliğinin artan etkilerine uyum sağlayacak şekilde yeniden düzenlenmeli. İç tüketim ihtiyaçlarının yanı sıra, dış pazarlarda talep gören ürünlere de öncelik verilmeli.

 

2. Yaş Meyve ve Sebzelerin Desteklenmesi: Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 13 ürün ve yem bitkileri için uyguladığı planlama ve destekleme programına, yaş meyve ve sebzeler de dahil edilmeli. Meyve üretimi, uzun ve özen gerektiren bir süreç olduğundan, hatalı planlamalar ekonomik kayıplara neden olabilir.

 

3. Tarım Sigortalarının Gözden Geçirilmesi: Türkiye Tarım Kredi Kooperatifi’ne göre, üreticiler arasında TARSİM’in zarar tespitlerinin gerçekçi olmadığına dair bir algı bulunuyor. Mersin’de TARSİM poliçesi kullanan çiftçilerin oranı yüzde 10 civarında. Bu nedenle, TARSİM mevzuatının gözden geçirilmesi ve çiftçilerin bilinçlendirilmesi gerekiyor.

 

4. Tarımda Teknoloji Entegrasyonu: Tarım sektöründe teknoloji entegrasyonu artırılmalı. Gelişmiş ülkeler, tarımda iklim teknolojisine büyük bütçeler ayırıyor. Mersin’de de tarımsal iklim teknolojisi yatırımlarına finansman desteği sağlanmalı ve seraların modernizasyonuna öncelik verilmeli.

 

5. Sulama Sistemlerinin İyileştirilmesi: Türkiye’de tarımda kullanılan tatlı su kaynaklarının yüzde 75’i açık kanallarla dağıtılıyor ve bu suyun yarısı buharlaşma ve altyapı eksiklikleri nedeniyle kayboluyor. Mersin’de su verimliliğini artırmak için kapalı basınçlı sulama sistemlerinin yaygınlaştırılması ve damlama sulama yöntemlerinin teşvik edilmesi gerekiyor.